NASA verileriyle desteklenen araştırmalar, gezegenimizin giderek “karardığını” ortaya koydu. Bilim insanları, Dünya’nın yüzeyinin ve atmosferinin eskisine göre daha az güneş ışığını yansıttığını, bunun da gezegenin daha fazla ısı hapsetmesine yol açtığını belirtiyor.

Pasifik Bulutları Azalıyor, Isı Artıyor
Özellikle Pasifik Okyanusu üzerindeki yansıtıcı bulutların azalması, Dünya’nın daha fazla güneş enerjisi emmesine neden oluyor. NASA’nın Clouds and the Earth’s Radiant Energy System (CERES) sistemi verilerine göre, 2001’den bu yana her on yılda bir metrekare başına 0,83 watt daha fazla enerji emiliyor. Kuzey Yarımküre’deki artış ise metrekare başına 0,34 watt.

Buzullar Eriyor, Kara Yüzeyi Isıyı Hapsediyor
Kuzey Yarımküre’deki buz ve kar örtüsünün erimesi, koyu renkli kara ve deniz yüzeylerinin ortaya çıkmasına yol açıyor. Bu durum, daha fazla ısı emilimini beraberinde getiriyor. Ayrıca hava kirliliği düzenlemeleri, eskiden güneş ışığını yansıtmaya katkı sağlayan aerosol parçacıklarının azalmasına neden oldu.

Doğal Olaylar Etkili Olmadı
Güney Yarımküre’deki Avustralya orman yangınları ve Hunga Tonga volkanik patlaması gibi doğal olaylar, geçici olarak güneş ışığı yansımasını artırsa da küresel dengesizliği telafi edecek uzun süreli bir etki yaratmadı.

Kuzey Yarımküre’de Etkiler Daha Belirgin Olacak
Araştırmacılar, bu değişimlerin özellikle Avrupa ve Kuzey Amerika’da daha şiddetli ve uzun yaz mevsimlerine, rüzgâr paternlerinde değişimlere ve Arktik buz erimesinin hızlanmasına yol açabileceğini öngörüyor. Dr. Norman G. Loeb, enerji dengesindeki küçük farklılıkların bile önemli sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti.